Pek çok başarılı projeye imzasını atan Evrenol Architects ortaklarından Mimar Burak Karaca, İstanbul’daki kentsel dönüşüm faaliyetlerini değerlendirdi.
Burak Karaca, “İstanbul’da uygulanmakta olan kentsel dönüşüm faaliyetlerini yeterli görmemekle birlikte doğru bir yöntem izlenmediği için bu uygulamaları kentin geleceği açısından endişe ile izliyoruz. Sağlıklı bir yeniden yapılanma için yapılan planların kent ölçeğinden başlayarak, fiziksel ve sosyal alt yapının güçlendirilmesi yönünde geliştirilmesi gerekirdi. Örneğin Fikirtepe bölge olarak çok yüksek yoğunlukta yeniden yapılmakta ancak bağlantı yolları ve arterler yeni yoğunluğu kaldıramayacak durumda. Dolayısıyla Kadıköy ve hatta Anadolu Yakası’nın büyük kısmı trafikte daha fazla zaman kaybedecek. Bu noktada esas amaç hızlı yapılaşmadan ziyade kaliteli ve yaşanabilir kentler elde etmek olmalı. Dönüşümün bireysel değil toplumsal bir konu olduğu anlatılır, imar planları ve idari konular buna göre hazırlanırsa sürecin beklenen hızda ilerleyeceğine şüphem yok. Çünkü İstanbul’da kentsel dönüşüm acil bir zorunluluk” diye belirtti.
İstanbul’da kentsel dönüşümün ağırlıklı olarak 2 farklı yöntemle ve hızla ilerlediğini ifade eden Karaca, “Birincisi gerçek kelime manası ile kentsel olarak yenileme, dönüşümün kent-mahalle-semt ölçeğinde olması, diğeri ise parsel bazındaki dönüşüm. Sürecin en hızlı gittiği yerler sıkça İstanbul’un en yaşanabilir bölgelerinin başında gösterilen ve ekonomik durumu nispeten yüksek olan Kadıköy bölgesinde Fikirtepe, Bağdat Caddesi ve çevresi” dedi.
Fikirtepe’deki dönüşüm sürecinin kanundan önce başladığını söyleyen Karaca,mal sahipleri ile anlaşmalar noktasında sürecin son derece hızla ilerlediğini, insanların evlerini terk ettiğini, ancak projeler ortaya çıkmaya başladıkça imar planı açısından yapılan yanlışların görüldüğünü ve bir anda sürecin tıkandığını söyledi. Şimdilerde ise sorunların aşılmaya ve sürecin yeniden işlemeye başladığını belirtti.
Bağdat Caddesi’nde süreç hızlı
Bağdat Caddesi’ndeki sürecin hızlı gitmesi için her şeyin çok uygun olduğunu belirten Karaca, “ Metrekare fiyatları yüksek olduğu için yükleniciler daha düşük oranlarla iş yapabiliyor. Ayrıca yapılar genellikle eski olduğu için mevcut imar planındaki imar hakkının tamamı kullanılmamış durumda. Yeni yönetmeliklerle gelen artı inşaat hakları da olunca dönüşüm işlemi kolaylaşıyor” şeklinde konuştu.